1 Ekim 2009 Perşembe

Öldürülen Çocukların Ülkesi

Ceylan üç gün önce askeri birlikten atılan havan mermisiyle öldü. 14 yaşında bir kızın askeriye ile havan mermileri ile nasıl bir ilişkisi olabilir kestiremiyorum. Bir havan mermisi nasıl hedef olarak küçük bir kızın bedenini seçer bunu da anlayamıyorum. Anlayamadığım bu kadar çok şey varken hissettiğim tek şey ise zihnimin isyanı ile vicdanımın sızısı.
Zihnim tek kelimeyle ayakta. Yaşam hakkının bu kadar kolay küçücük bir kızın elinden alınmasına dayanamıyor. İnsanların bu kadar kolay ölebildiği bir yerde nasıl birileri devlet olduğunu iddia edebiliyor anlamıyor. Askeri bir kurşunla öldürülen bir kızın hesabını siyasetçilerin soramamasını gördükçe deliriyor. Kısacası zihnime anlatamıyorum bu olayı.
Vicdanımın hali ise daha karmaşık. Bir annenin nasıl çocuğunun kopan parçalarını taşıdığını anlayamıyor. Tüm insanların çocukları için dua ettiği bir ülkede nasıl diğer annelerin sesinin çıkmadığını anlayamıyor. Vicdanımın komaya girdiği an ise "acaba öldürülen bir Kürt değil de Türk olsa köy yerine şehirde yaşayan ve teröristten çıkan havan mermisiyle öldürülen bir Türk olsa?" sorusunu sorduğum an oluyor. Bu ülkede yaşayan sıradan bütün insanların bu sorunun cevabını bildiğine eminim ama gene de sokağa çıkıp sormak istiyorum herkese.
İnsanların aymazlıkları ise gına getirdi artık. Haberi veren gazete Taraf olduğu için peşinen habere yalan haber muamelesi yapan insanların aymazlıkları. Sebep ise bu ülke için çok uygun. Taraf zaten ordu düşmanı. Demokrasi isteyen herkes gibi.(!)
Bu ülkede insanların verdiği vergilerle silah alan ve kimseye hesap vermeyenlerden hesap soramayanlar ne düşünüyor acaba? Silah alımları şeffaşlaştırılsın diyenlere bunlar güvenlik meseleleri diyenler acaba farkında mı bu küçük kızı onların hesabını soramadıkları havan mermisinin öldürdüğüne?
Meydanlara ip fırlatanlardan zaten umudum yok ama sadece askeri kurşunla öldürüldüğü için olayı görmemezlikten gelen siyasetçilere ne demeli. Sonuna kadar desteklediğim Kürt açılımını ülke gündemine getiren Başbakan acaba durumun farkında mı? Ahmet Altan'ın dediği gibi Gazze'de ölen çocuklara Türkiye'de sahip çıkmak kolay. Kendi çocuklarına neden sahip çıkamıyor Başbakan?
Biliyorum bu ülke topraklarında insanca yaşamak zor. İnsan olmanın doğuştan getirdiği hakların devamlılığını sağlamak zor. Hele Laik-Sunni-Türk üçgeninin dışındaysanız bunlar çok daha zor. Yıllarca öldürülen bir sürü çocuğun bedenindeki kurşunlardan öğrendik bunları. Yaşama hakkını üçgenin dışında kalanlara çok gören insanlar sayıca fazla bu ülkede ama Ortaçgil'in dediği gibi "çoktular ama yoktular".



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder